İlişki Psikolojisi
Argle ilişkileri kişisel, uzun dönemli ilişkiler gibi sosyal durumlara göre ayırt ediyor. Uzun dönemli ilişkilerde bir çocukluk arkadaşınız olabillir. Bir de mecbur kaldığımız için ilişki içinde kalabiliriz. Evlilik ilişkileri bu çeşitlere girer. Bağlanma, sadakat, zorunluluklar gibi durumlar da işin içine giriyor. Uzun süreli ilişkilerde kişinin yaş, meslek değişikliği gibi değişiklikler ilişkinin doğasını değiştirebilir. Bu nedenle tartışma ve iniş çıkışlar kaçınılmazdır. Süren bir ilişki bu değişiklikler içinde barındırılmak zorundadır. Ya büyüyüp gelişir ya da yok olur. İyi bir ilişki yaratıcı bir biçimde gelişen bir ortaklıktır. Her iyi ilişki de iniş ve çıkışlar vardır.
Kişiler başka insanlarla ilişkilerini sadece geçmişe bağımlı olarak kurmazlar. Bugüne de bağlı olarak kurarlar. İnsanlar, düşünce ve duygularından hareketle ilişki kurarlar. İlişkinin kurulup sürdürülmesinde bir takım roller vardır. Bu rollere bağlı olarak ilişkinin seviyesi kişiden kişiye değişmektedir. Bu roller ilişkilerde geleneksel beklentileri de meydana getirir. Doğrusu da budur. Kişisel ilişkilerde doğal rahat ve kişiye göre yapılan ilişkiler en doğru ilişkilerdir.
İlişkilerin hangi sosyal bağlamda geliştiği de önemlidir. Sosyal bağlam nedir? Mesela evlenmeyi düşünen bir çiftin sosyal olarak uyumlu olup olmadığı önemlidir. Irk, inanç, iş durumu, aile, arkadaşlıklar… ilişkimiz içinde kendi algılarımız ile kendimiz ve herkes için subjektif duygularımızı kendimiz yaratırız. Kabul etme, empati, esnek duygularımız burada önemli. ‘Sizin algılarınız sizin gerçeklerinizdir.’ der Rogers. Herkesin dünyası farklıdır.
Özellikle evlilik ilişkilerinde aynı çatı altına giren iki subjektif dünyanın bilincinde olmak çok önemlidir. İki kişinin algısı birbirine bağlı değil; kendi algı ve sezgisine bağlıdır. Sullivan ilişki kuramında bunu personifikasyon ile açıklıyor. Önyargının sonucunda oluşan bir steriotiptir. Kişinin kendine ve diğe rinsanlara karşı geliştirdiği kalıp yargılar personifikasyona yol açar.
Çocuk anne tarafından cezalandırıldığında anne imgesine karşı olumsuz bir yargı oluşturur. İlerde bunu tüm kadınlara yöneltir. Evlilikte de karşısındaki kişi ile ilgili bir imge oluştururken bunu çocukluktaki imgelerden faydalanarak yapar. Bir nevi transferans (aktarım). Aktarım olumlu veya olumsuz olabilir. Personifikasyon bir kere oluştuğunda bu steriotip olarak devam ediyor. Zor durumdaki ilişki davranışarında olayı fazla abartmalar, kategorize etme ve bunların sebep olduğu çatışmalar evliliği problemli kılar. Yargıyaıcı, suçlayıcı, pasif-agresif, bir ilişki görülür. Biri diğerini kategorize ediyor.
ANLAM ARAMA:
Bütün gelişmiş insanlar hayatlarına bir anlam katmaya çalışırlar. Bu anlam katmada olgun bir sevginin sürmesi, başkalarını anlama becerisine sahip olmak önemli.
Merkezimizde alanında uzman psikolog, klinik psikolog, psikoterapist, aile danışmanı, çift ve aile terapisti ve cinsel terapistler görev almaktadır. Kadromuzda bulunan uzman psikologlar, Ataşehir ve Nişantaşı merkezlerimizde çalışma programlarına göre saat 08:00 – 21:00 arasında hizmet vermektedir. Ofisimiz randevu sistemi ile çalıştığından dolayı mutlaka telefonla arayıp randevu almanızı öneririz.
Ataşehir Ofisimiz
ADRES: Brandium Rezidans A Kapısı R2 Blok D:102 K:10 Küçükbakkalköy – Ataşehir – İstanbul
TELEFON: 0 532 716 60 33 / 0216 504 46 09 / 0542 504 22 42
E-POSTA: bilgi@eslikpsikoloji.com
Nişantaşı Ofisimiz
ADRES: Valikonağı cad. Şakayık sok. no:42 Ihlamur palas apt. Teşvikiye – Nişantaşı – İstanbul
TELEFON: 0 532 716 60 33 / 0216 504 46 09 / 0542 504 22 42
E-POSTA: bilgi@eslikpsikoloji.com