Alışkanlıklar
Yanlış inanış ve irrasyonel düşünceleri başlangıç aşamasında bir alışkanlık haline getiririz. Olumlu olmak da olmamak da bir alışkanlıktır. Biz alışkanlıkları bir huy olarak görürüz ve bunların değişmeyeceğini düşünürüz. Aslında bunların alışkanlık olarak tarif edilmesi bunların değiştirilebilir olduğunu sezdirmektedir. Bu noktada bu tip düşüncelerin terk edilebilir olduğunu söyleyebiliriz.
Hayatımızı zorlaştıran kendimize karşı olan alışkanlıklar nasıl değişir?
Bu alışkanlıkların bizim üzerimizde kuruduğu baskıyı kabul ederiz ve bu otomatikleşir. Önce bunlara izin veriyoruz doğal görüyoruz sonra da alışkanlıklar haline gelirler. Bu noktada bizim kontrolümüz, rasyonalitemiz kontrolden çıkar. Bu noktada biz manipüle ediliriz. Otomatik alışkanlıklarımız sürekli davranışlarımıza yansıdığında karşımızdaki bizim olaylara nasıl baktığımızı bilir ve ona göre davranır. Ve o düşüncelerin esiri haline geliriz.
Zararlı alışkanlıklar nasıl edinilir?
Yeni olaylarda zararlı olup olmadığını bilmeden onun üzerinde düşünmeden davranış kalıbı haline getiririz. Alışkanlık haline gelmiş bazı zararlı alışkanlıklarımız bizim saygınlığımızı yitirmemize neden olur. Kendini kontrol edemeyen bir bir insan konumuna düşeriz. Bu çimlere basıp ezer ve sonra da o açtığımız yolda ilerleriz.
Alışkanlığın gerçeği nedir?
Alışkanlıklar bağımsız birer olgular olup, kendi kendilerini doğururlar. Böyle yapmam gerekiyordu, herkes öyle yapardı yaklaşımı bağımsız bir olgu değildir. Bunu bir olgu olarak görürüz. (yaşanması gereken olgular) Olması gereken bir şeymiş gibi, halbuki olmayabilir de . Mükemmeliyetçilik alışkanlık dozuna göre patoloji bile olabilir. Her şey yanlış bir inanışla başlar; yaptığın her şeyin mükemmel olması gerektiği fikri.
Bu fikir nerede başlar?
Gerçekçi olmayan istekler (anne-babanın) çocuklukta yaratılır. Çocuğun çocukluk standartları ile değil de yetişkinlik standartlarıyla beklentileri olan anne babaların durumu çocuğun mükemmeliyetçi olmasına neden olur. (memnun edilmesi çok zor olan anne babalar) Çocuğa zamanından önce yüklenen yükler fazla gelir. Çocuğun kendi potansiyeli paralelinde beklenti çocuğun olumlu gelişmesi için şarttır.Sınırların zorlanması için teşvik başka şey, tamamen çok uç düzeylerde beklentiler beklemek başka şeydir. Mükemmeliyetçi insanlar sevgi ve onaylarının kesilmesi tehdidiyle beklentilerini sunarlar. Böylece mükemmeliyetçi kişilik sevgi ve onay için mükemmel olması gerektiğini düşünüyor.
Çocuklar gözlemlerinde anne babalarını hep memnun edilmesi gereken kişiler olarak algılarlar. Bu tip ebeveynlerin çocukları ancak yetişkin olduklarında bu hatanın farkına varıyor ve kişiler yetişkin olduklarında asla yeterince iyi olamayacakları düşüncesi ve kişinin yeterince iyi olmamaları iç sesleirni tekrar etmesi kişinin kariyerinde mükemmeliyetçi olarak başlar ve kişi özgüveni bu şekilde başaşağı gider. Çünkü gerçekle mükemmeliyetçiliğin hiçbir bağı yoktur. Çünkü mükemmeliyetçi kişi kendisini sürekli yetesiz hisseder.
Yaptığımız davranışları unuturuz ancak bize söylenen sözleri unutmayız. (aptal çocuk) ve tasarımımızı buna göre oluştururuz.
Ne tür belirtileri bir tehlike olarak algılarız?
– Önemsiz detaylar üzerinde vakit kaybediyorsak. Mükemmeliyetçi kişi önemsiz detaylarla ilgilenir.
– Çözümsüz detayların peşinden koşar.
– Basit işler üzerinde çok vakit harcar. Çabanın kendisi önemli bir şey değildir. Ne için çaba gösterdiğiniz çok önemlidir. Mükemmeliyetçi bunu ortadan kaldırır. Çünkü mükemmel olmak gerekmez; akıllı olmak yeterli. Tatmin olamadığı için projeler asla tamamlanamaz. Daha iyi olsun diye çabalarken bir yandan da sana iş yaptırmaz. İnsanların güçlü yanlarını ortaya koyarak ben bunu çok iyi yapatım diyebilmek gerekitr. Her şeyi iyi yapabilmek zorunda değilsin. Başarabilecek işler yerine idealler peşinde koşar.
– Başkalarının eksikliklerini, hatalarını gözönüne getirmekten zevk alırız, böylece kendimizi daha az hatalı görürüz.
– Neden zara verir insana? Öncelikle kişi kendi kendisiyle barışık olamaz be kendisini de kabul edemez. Çünkü hep daha iyi, daha iyi olmalı. Kendi değerlerimiz ile işimizi bütünleştirdiğimiz için barışık olamayız. Hep sevilmek ve onaylanmak beklentisi içinde olduğu için; daha az eleştirilirsek ancak o zaman sevilebiliriz. Kendilerini yüksek standartlı olarak görürler. Mükemmel olma isteği insanı kısıtlar; iyi olacağımız konularda da kendimizi kısıtlamış oluruz. (çünkü iyi olduğuna dair hiçbir zaman emin değil) Eksik yanlarını kapatmaya çalışmaktan iyi yanlarını gösteremez ya da farkına varamaz. Bunlar imkansız fırsatları yaratma ve kendi mutsuzluğunu garantileme. Bunlar özsaygıyı sabote eden düşüncelerdir. Mükemmeliyetçiliğin esas nedeni mükemmellik değildir; ailelerinden alşamadıkları sevgiyi ve onaylanmayı geri alabilmektir.
Mükemmeliyetçilikle ilgili geliştirilebilecek karşı görüş mükemmeliyetçiliğin gereksiz ve boşa harcanan bir şeydir ve kişinin kendi değerleri ile ilgili yoktur. Kişinin kendi kendine yarattığı bir idealizmdir. Kusurlu bir dünyada yaşıyoruz. Biz insan olarak kusurluyuz. He işin kendine has bir mükemmeliyetçiliği vardır. Mikrocerrahide gösterilen mükemmeliyetçiliği, çim biçmede gösteremezsiniz. Kusursuz olan dünyaya gelmemiz ve bu boşlukta yer bulmamızdır. Ansiyete ve nevrozların temelinde bunlar var. Bilinci daha fazla arttırmalıyız. Bilinçaltıın engelleyici güçler olarak kalmasına sebep olmak yerine bilinci güçlendirmek gerekir. Kusurlu olmanın kabul edilebilir bir olgu olduğunu, mükemmel olmadan da iyi biri iş çıkarılabileceğini, gereksiz detaylara girmekten sakınarak gerçekçi standartların belirlenmesi, mükemmeliyetçiliği aşmak için gerekli aşamalar.
MANÜPİLASYON
Her zaman negatif etki yaratan bir şeydir. Karşı tarafın isteği olmaksızın kendi istediği hale getirmek. Özsaygısı yüksek olan kişiler her şeye evet demedikleri için kolayca manüpile olmazlar. Zaaflarla alay eden, korkutan, güçlü arzulara dokunarak bunu yapan bir şeydir. Kişilerin güçlü duyguları kışkırtılarak manüpile edilebilrler.
Ne tür insanlar manüpile olur? Mükemmeliyetçi insanlar manüpile olur. Mesela yöneticiler bunu kullanırlar. Asotif özgüveni olan kişi beğenmezse beğenmesin der. Çocukken bir şeyleri yapmazsan saygısız olursun diye aktarırlar. Bazı şeyleri istemeden birileri için yaparız.
Merkezimizde alanında uzman psikolog, klinik psikolog, psikoterapist, aile danışmanı, çift ve aile terapisti ve cinsel terapistler görev almaktadır. Kadromuzda bulunan uzman psikologlar, Ataşehir ve Nişantaşı merkezlerimizde çalışma programlarına göre saat 08:00 – 21:00 arasında hizmet vermektedir. Ofisimiz randevu sistemi ile çalıştığından dolayı mutlaka telefonla arayıp randevu almanızı öneririz.
Ataşehir Ofisimiz
ADRES: Brandium Rezidans A Kapısı R2 Blok D:102 K:10 Küçükbakkalköy – Ataşehir – İstanbul
TELEFON: 0 532 716 60 33 / 0216 504 46 09 / 0542 504 22 42
E-POSTA: bilgi@eslikpsikoloji.com
Nişantaşı Ofisimiz
ADRES: Valikonağı cad. Şakayık sok. no:42 Ihlamur palas apt. Teşvikiye – Nişantaşı – İstanbul
TELEFON: 0 532 716 60 33 / 0216 504 46 09 / 0542 504 22 42
E-POSTA: bilgi@eslikpsikoloji.com